Savaşçi Akil Yunan mitolojisinin en büyük kahramanlarından
biridir. Efsaneye göre Akil fazlasıyla güçlü , cesur ve sadıktı. Fakat zayıf
bir noktası vardı. “ Akil Topuğu ( Aşil Tendonu) Homeros O’nun Troya Savaşının
son yılındaki maceralarını İlyada epik destanında anlatıyor.
Akil ( Erken Dönem)
Birçok mitolojik kahraman gibi Onun da soy ağacı karmaşıktı.
Babası , Myrmidonların ( efsaneye göre olağandışı korkusuz ve yetenekli
askerleri vardı) kralı Peleus’du.
Günümüzde
Aşil Topuğu kavramı güçlü insanların ölümcül zayıf
noktalarını belirtmek için kullanılır.
İlyada’dan sonra gelen mit ve hikayelere göre annesi Thetis
bebeğinin ölümsüz olması ile çok ilgilendi ve her yolu denedi. Her gece ateşin
üzerinde yakıp yaralarını en tatlı merhemlerle sardı. Sonra Tanrılara
yaralanmazlık gücünü veren ünlü Styx ırmağına daldırdı. Bunu yaparken Akilin
topuğundan tutarak ırmağa daldırması nedeniyle su topuk dışında her yere
ulaştı. Artık akilin topuğu dışında her yeri yara almaz durumdaydı.
Achilles ve Styx nehri |
9 yaşına geldiğinde kehanette Akil’in Truvalılara karşı
yapılacak bir savaşta kahramanca öleceği görüldü. Annesi Thetis hemen Akil’i
kız çocuğu kılığında saklayarak Ege’de Sykros ( İskiri) adasında yaşaması için
gönderdi. Ancak büyük bir kahraman olmak onun kaderinde vardı ve adayı terk
ederek Yunan ordusuna katıldı. Thetis son hamle olarak oğlunu kurtarmak için
ilahi demirci Hephaestus’tan Akili tehlikelerden koruyacak özel bir kılıç ve
kalkan yapmasını diledi. Hephaestus’un yaptığı silahlar onu ölümsüz kılmadı
fakat dost ve düşman tarafından yeterince belirgin şekilde ayırt edilmesini
sağladı.
Homeros MÖ 720 yılında İlyadayı yazmadan önce okuyucular ve
dinleyiciler bunların hiçbirini bilmiyordu. Tek bildikleri Akil’in olağan dışı
güçlü , insanüstü bir kahraman ve fevkalade yakışlıklı olduğuydu. Homeros karakteri
birkaç nüans ekleyerek renklendirdi. Bu özelliklere ek olarak Homeros’un Akil’i
intikamcı , hızlı sinirlenen ve işler yolunda gitmediği zaman huysuz biri
olabiliyordu. Bunun yanında ailesi ve arkadaşları için herşeyini feda
edebilecek kadar sadık biriydi.
İlyada başladığında Truva savaşı 9 yıldır devam ediyordu. Şairin
kahramanı Akilin bir savaşı diğerine yol açıyordu. Büyük başarılara ulaşmıştı
fakat savaşlardaki yenilmezliğine rağmen Truva savaşı bir çıkmaza girmişti.
Achilles ve Truva Savaşı |
Homeros hikayesinde farklı bir çatışmaya odaklanıyor : Akil
ve Agamemnon (Akhaların kralı ve Menelaus’un kardeşi) arasında her iki taraf
için de ölümcül bir kavga. Şiir başlamadan önce gerçekleşen savaşta Agamemnon
gemisine Chryseis adında bir Truvalı genç kızı cariye olarak aldı. Chryseis’in
babası Apollo tapınağının rahibiydi. Kızının özgürlüğü için yaptığı tüm
tekliflerle Agamemnon alay edip geri çeviriyordu.
Öfkeli Apollo Yunan ordusunu veba göndererek cezalandırıp askerleri tek tek
öldürdü. Ordu saflarının giderek incelmesi üzerine Agamemnon teklifi kabul ederek kızı geri gönderdi. Ancak
giden cariyenin yerine Akil’in eşi Truvalı prenses Breseis’i talep etti.
Akil komutanının talebini yerine getirerek karısından
feragat etti. Fakat sonrasında kendisine bağlı askerleri toplayarak bir daha
Agamemnon için savaşmayacağını ilan etti ve çadırından çıkmayı reddetti.
Yunanların en iyi savaşçısından yoksun savaş sahasında ibre
tekrar Truvalılara döndü. Yunanlılar savaşları tek tek kaybediyorlardı. Sonunda
Akil’in en yakın arkadaşı Patroclus bir uzlaşma yolu buldu. Patroclus belirgin
olması için Akil’in zırh ve silahlarını savaşta kullanacak ve Truvalılar Akilin
geldiğini düşünerek korkuyla geri çekileceklerdi. Akil’in savaşmasına gerek
kalmadı.
Plan kusursuzca işliyordu fakat Apollo Agamemnon’a Chryseis
ve babasına yaptıklarından dolayı hala çok kızgındı. Truvalıların yanında yer
alıp Hektor’un Patroclus’u bulup öldürmesine yardım etti.
Öfkeli Akil intikam yemini ederek Hektor’u Truvaya kadar
kavaladı ve yol üstündeki tüm Truvalıları katletti. Şehir surlarına geldiğinde
Hektor takipçilerine akıl danışmak istedi fakat Akil ilgilenmeyerek boğazını
kesti.
Achilles Hektor'u Öldürürken |
Hektor onurlu bir cenaze için yalvardı fakat Akil düşmanına
ölümünde de hakaret etmeye kararlıydı. Cesedi arabasının arkasına bağlayıp Ege
kıyılarına kampa kadar sürükledi ve çöp yığınlarına attı. Ancak şiirin son
kısmında Akilin merhamet ettiğini ve cesedi uygun bir cenaze için babasına geri
gönderdiğini yazıyor.
Akil'in Kaderi
Homeros İlyadasında Akil’e ne olduğundan bahsetmiyor. Fakat sonraki
dönem mitlerde ve Homerosun Odesasında Hektorun cenazesinden sonra kesin
intikamını almak üzere Truvaya geri döndüğünden bahsedilir. Hala öfkeli olan
Apollo kardeşi Paris’e düşmanının geldiğini haber verir ve Akilin hiç
şüphelenmediği bir anda şehir girişinde tuzağa düşürülür. Apollo Akilin zayıf
noktası olan topuğunu işaret ederek Parisin attığı ok ile Akil orada öldürülür.
Fakat hala savaş kaybetmemiştir.
Çeviri : M.S.KOÇ
Alıntı : http://www.history.com/topics/ancient-history/achilles#
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder